Matbaayı Kim Buldu?
Matbaa, esas amacı kitap, broşür, dergi ya da gazete şeklindeki metin içeren ürünleri ortaya çıkarmak üzere kullanılan bir cihazdır. Bu cihaz sayesinde bu tarz ürünlerin seri üretimi gerçekleştirilir. Matbaa icat edildiğinde toplumlar da eskisinden çok daha hızlı gelişmeye başladı. Çünkü yazıların, doğal olarak da bilgilerin kolay aktarılabilmesini sağlayan bu icat pek çok toplum için büyük bir medeniyet kaynağıydı. Bu nedenle matbaa en önemli icatlar arasında yer almaktadır. Ayrıca bilginin kalıcı hale gelmesinde de büyük bir rol oynamaktadır. Çünkü matbaa sayesinde basılı bir hale gelen bütün metinler yüzyıllar sonra bile elde edildiğinde daha ulaşılabilir bir halde olmaktadır.
Elbette ki matbaa ilk icat edildiğinde günümüzdeki kadar pratik çalışan bir sisteme sahip değildi. O zamanlar matbaada kullanılan baskı tekniği harflerin ahşap yüzeylere kazınmasından oluşuyordu. Zamanla gelişen ve değişen teknolojiler sayesinde matbaa günümüzdeki halini aldı. Dilerseniz şimdi matbaanın nerede, ne zaman ve kim tarafından bulunduğundan bahsedelim.
Matbaanın İcadı
Matbaanın icadı tarihin çok eski dönemlerine dayanmaktadır. Bu nedenle tam olarak ne zaman ve kim tarafından bulunduğuna dair kesin bir bilgi ne yazık ki mevcut değildir. Ancak matbaanın gelişmesini sağlayan ahşaplara yazı yazma tekniğini geliştiren kişi Johannes Gutenberg’ti. Yine de Gutenberg’e matbaanın mucidi demek pek doğru olmaz. Ancak bu sektörde çok önemli bir rol oynadığı gerçeği göz ardı edilemez. Gutenberg bu tekniği 1440’lı yıllarda Çin’de geliştirmiştir. Bunun öncesinde yine benzer bir teknikle oluşturulmuş eserler, Çin’de bulunmuştur. Milattan sonra 11. yüzyılda elde edilen o eserleri kimlerin yaptığı ise bilinmemektedir. Bu nedenle matbaanın mucidi dendiğinde her ne kadar doğru olmasa da akıllara Johannes Gutenberg gelmektedir.
Matbaa Çin’de ortaya çıkmasının ardından önce Japonya ve Kore gibi yakın ülkelerde yaygınlaşmıştır. Ardından zaman içerisinde önce Avrupa’ya daha sonra da tüm dünyaya yayılmıştır. Gutenberg’in tekniği zaman içerisinde pek çok değişikliğe uğrayarak günümüzdeki halini almıştır. Bütün bu bahsettiklerimiz nedeniyle Johannes Gutenberg modern matbaacılığın babası olarak bilinen isimdir.
Matbaanın Bulunması ile Ortaya Çıkan Sonuçlar
Matbaanın ortaya çıkması pek çok bilginin ve metnin kalıcı hale gelebilmesine ve hızlı bir şekilde yayılabilmesine sebep oldu. Bilgi aktarımının bu denli hızlanması da beraberinde pek çok sonucu getirdi. Bu sonuçlardan bazıları küçük çaplı olsa da birçoğu bütün dünyayı yakından etkiledi. Matbaanın bulunması ile ortaya çıkan sonuçlardan bazıları aşağıda sizler için listeledik:
- Üretilen kitap ve benzeri materyallerin miktarı oldukça hızlı bir şekilde arttı.
- Yaşayan halkın büyük bir çoğunluğunun kitaba ve bilgiye erişebilmesi çok daha kolay bir hale geldi.
- Toplumda yaşayan kişiler arasında okuma yazma bilen kişilerin sayısı hızla arttı.
- Hem bilimsel hem de kültürel alanda gerçekleştirilen yenilikler büyük bir hız kazandı.
- Eğitim alanında pek çok yenilik meydana geldi.
- Reform alanında yapılan hareketler fazlasıyla etkilendi.
- İncil’in pek çok kişi tarafından okunabilir hale gelmesi Roma kilisesinin sorgulanmasına yol açtı.
- Reform yapmak isteyen din adamlarının fikirleri hızlı bir şekilde yayılmaya başladı.
Yukarıdakiler ve pek çoğu matbaanın bulunması, yayılması ve gelişmesi sayesinde meydana geldi. Günümüzde hala büyük bir etki uyandırabilmek ve insanları bilinçlendirebilmek için en çok kullanılan şeylerden biri matbaadır.
Aynı Harf Tekniği ile Uygulanan Matbaayı Kim Buldu?
Aynı harflerin kullanılması tekniği ile uygulanan matbaa, ahşap yüzeylere kazınarak uygulanan matbaadan çok daha gelişmişti. Bu durumda birbirinin aynısı olan harflerden meydana gelen çok daha düzenli bir yazı tipi söz konusuydu. Dolayısıyla matbaa söz konusu olduğunda yaşanan en önemli gelişmelerden birinin aynı harflerin kullanılması tekniğinin ortaya çıkması olduğu söylenebilir. Bu teknik de yine aynı şekilde Çin’de ortaya çıktı. Bi Sheng isimli Çinli mucit tarafından ortaya çıkarılan bu teknik matbaanın gelişimine büyük bir hız kazandırdı.
Aynı harfleri kullanma yöntemi sayesinde yazılan bir metin farklı sayfalar ve farklı kitaplar için tekrar tekrar kullanılabiliyor hale geldi. Bununla beraber ise üretim çok daha pratik bir hale geldi. Üstelik bu yöntemle yapılan baskılar eskisinde daha az uğraş ve vakit gerektiriyordu. Bu gelişmenin ardından 13. yüzyılda matbaa daha da ilerledi ve metal harfler kullanılmaya başladı.